Ukrayna’nın işgali ile sosyal medyada tepkilere neden olan bazı paylaşımları sizlerde görmüşsünüzdür. Ukrayna kadınları üzeriden yapılan sözde espriler arka planda nasıl bir ahlaksız ve utanmaz bir toplum olduğumuzun aynası gibi aslın da.
Size bir yaşanmışlığımı anlatmak istiyorum. Kasım 2021’de Türkiye geneli oto tamir, bakım servis ağı olan, daha çok sigorta firmalarına ve filo şirketlerine hizmet veren bir firmanın sahibi, genel müdürünün ısrarla çağırması üzerine Antalya yapılan olan ”2021 Servisler Toplantısı” katıldım.
Benim için zor günlerin olduğu bir dönemdi. Abim Yalçın Çakır’ın düşüp beyin kanaması geçirmesi, 3 gün yoğun bakımdan kalıp servise çıkmasına denk gelen kötü sıkıntılı bir süreçte bu toplantıya katılmak ve çekimler yapmak için Antalya Mirage park Resort otele ulaştım. İlk gün Kasım olmasına rağmen Denize girdim biraz dinlendim. Bir sonra ki gün yoğun geçecek. O günün akşamı sezon dışı olduğunda tek açık yer olan diskoya geçtim. Amacım birkaç duble bir şeyler içmek ve müzik dinlemekti. Öyle de yaptım. Toplantıya katılacak servislerden (daha önce çekimlerini yaptığımdan birçoğunu tanıyorum servislerin)birkaç kişi ile oturduk öylesine sohbetler yaptık. Sonrasın da bu arkadaşlar gittiler ben tek oturmaya başladım.
Bir süre sonra;
Yanımda iki Rus kadın ve bir erkek uzakta olan bir gruptan kopup yanıma oturdular. Katerina ile o akşam tanıştım ve o gece ilk kez göz göze geldim, lakin bizim yetişme tarzımızda bir kadının yanında bir erkek varsa bakmak yanlış olur düşüncesi ile başımı çevirip sahneye döndüm. Ama Katerina’nın sürekli bana baktığını hissediyordum. Bir süre geçtikten sonra gayri ihtiyari birazda merakla göz göze geldim ve bana gülümseyip selam verdi. Masada ki diğer kadın ve erkekte aynı anda bana döndüler ve onlarla da göz göze geldim ve selamlaştım. Ben bu kadar açık davet olmasına rağmen insanlara rahatsızlık vereceğim düşüncesiyle kalktım, içkimi tazelemek için bara gidip geldim. Dönüşte Katerina beni yanlarına davet etti, erkekten izin istedim oda davet edince aynı masada oturup sohbete başladık.
Aslın da onlar İngilizce ya da Türkçe bilmiyordu ben ise Rusça, buna rağmen istemsizce bir uyum ve anlaşabilme vardı. Bir birinin dilinden anlamayan 4 insan baya baya beden dili ve yarı Türkçe yarı İngiliz yada “da da” Rusçamla anlaşabiliyorduk. Bu arada Onlar kalabalık bir ekipti ve diğer masada olan kadınlardan biri biraz İngilizce biliyordu. Onunla yarım yamalak anlaşıyor benim dediğimi Katerinaya, Katarine’nın dediklerini bana çeviriyordu.
Katerina’nın neşesine ve bitmez bir enerjisine hayran kalmıştım.
Gecenin sonu;
Erkek olan ile kanka olmuştum. Telefonlarımızı bir birimize verdik, kendisi Moskova’da olmasına rağmen gecenin sonun da öğrendiği birkaç Türkçe kelime ile bana “gardaş” diyerek veda etti. Katerina’nın ailecek tatilde olduğunu, Msokova’da market işlettiğini, diğer masada olan kadınlardan bazılarının kız kardeşleri olduğunu öğrendim. 5 kız kadeş ve bazılarının kocası, yeğenler, anne ve anane ile tatile geldiklerini öğrendim. Kapıda vedalaşıp gecenin ilerleyen saatlerinde herkes odasına çekildi.
Güzel bir geceydi benim için. Yeni insanlar tanımak ve sohbet, yaşadığım üzücü olayların için de ruhuma iyi gelmişti.
Yarın yoğun güne kahvaltı ile başladım. Gece beni kadınlarla (Rus kadınlarla) sohbette gören birazda bana nazı geçen şirket çalışanlarından ya da servisten olan erkeklerin ortak sorusu;
“Gol oldu mu”
Yani kadınla yattın mı? seks yaptın mı anlamındaydı.
Aslında “Gol oldu mu” sözü çok şeyi anlatıyor. Bu söz orada olan erkeklerin değil genel Türk toplumunda ki birçok erkeklerin ortak düşüncesini temsil ediyor. Bu ülkede neredeyse yabancı her kadın hemen yatağa atılacak seks yapılacak kadın olarak görünüyor. Utanarak söylüyorum kadınlara “orospu” gözüyle bakılıyor. Hele de bu kadınlar Rus, Ukrayna gibi ülkelerdense kesin orospudur deniliyor.
İşte bu çirkin bakış açısı Ukrayna’nın işgalinde iğrenç esprilerle kendini gösterdi. Ülkemizin ahlak yozlaşmasını gözler önüne serdi. Hatta sadece erkekler değil bazı kadınlar da bu çirkin esprilere katılıp bu ahlaksızlığa çanak tutar oldu.
Aslın da makalem burada bitiyor ama hikâyenin sonunu merak edenler için;
Bir sonraki akşam firma veda yemeği düzenledi. Yemekte tatsız bir olay yaşadım, firmanın sözde müdürlerin den birinin saygısız davranışı ile karşı karşıya kaldım. Öfkelendim, sinirlendim ama kendime hâkim oldum. Firma sahibi ve genel müdürü olan o zamanlar dostum olan kişiye ruh halimi yansıtmamak için uzaklaşıp Trabzon – Beşiktaş maçını izledim. Yemeklerde çekim yapmadığımdan o gece görevim yoktu, bende yemeğe misafir gibi katılacaktım ama olmadı.
Öfkem zor yatıştı, maç bitti yemekte dağılmak üzereydi, uzaktan görebiliyordum. Diskoya geçtim birkaç kadeh içki içtim. Tek başıma bir yerde oturuyordum. Yanımda ki masada ise kankam “gardaş” vardı. Yanında tanımadım bir kadınla. Selamlaştık. Ben ayrı masada içkimi içmeye devam ettim.
“Gardaş” bara içki almaya gitmiş olmalı ki dönüşte içkiyle geldi, elindeki içkileri masaya bıraktı bana gelip Katerina’nın beni çağırdığını söyledi hatta kolumdan tutup masalarına götürdü. 10-12 kadının olduğu bir masa. Katerina’yı görmemiştim bile. Ortaların da o neşeli hali ile gülümseyip ayağa kalktı, yanındaki kadın kalkıp bana yer verdi, bende Katarine’nın yanına oturdum.
O gece 21 yaşında olduğunu öğrendiğim, üniversite okuyan kız yeğeni bize tercümanlık yaptı.
Ablaları ve kız kardeşleri ile tanıştım, enişteleri de vardı. Gecenin ilerleyen saatlerinde annesi ve ananesi ile tanıştım. Onlar bana sordu ben onlara gece ilerleyip gitti. Sıcak güzel bir aile vardı karşım da.
Tek sorun;
Eskişehir servisi olduğunu öğrendiğim otuzlu yaşlarda Erkelerin çok içip benim masamdaki kadınlar dahil her masada ki kadınlara sarkması ve taciz etmesiydi. Bende zor durumda kalmıştım.
Kadınlar polis çağıracak.
Beni çekimlerden tanıdıklarını düşündüm bu kişiyi yanıma çağırdım.
Geldi,
- “abi sende benim gibisin”
- Nasıl senin gibiyim
- “İşte benim gibi”
- Sen nasılsın
- “kem küm”
Aslında beni kendi gibi kadınlara sarkan, seks düşünen, başka hiçbir şeye önem vermeyen biri olarak tanımlamaya, kendini bana yamayıp kadınlarla seks yapacağını düşünen bir aklı bacağının arasında bir erkek görüyordum karşım da.
Anladı ve özür diledi gitti. Çok sarhoş hem de çok.
Gece ve sonu;
Dans, sohbet ve aile arasında yaşanan güzel bir ortam oldu. Beni ailelerine kabul eden güzel insanlardı.
İnstagram takipleşmeler, telefonlar alınıp vermeler, sonra veda. Bir gün sonra ben tekrar abimin yanına Giresun’a hastaneye, onlar ise Moskova’ya uçacaklar.
Katerinaya verilen söz.
“Ben senin için Rusça öğrenirim.”
Tutulamayan söz.
Benim ki bir aşk hikayesi değil, benim ki güzel dostlukların hikayesiydi.
Скажи Путину, чтобы прекратил войну (Putin’e söyle savaşı durdursun)
Fedai Çakır
İstanbul, 25.02.2022
