Federal Cumhurbaşkanı Van der Bellen, Avusturya Cumhuriyet Bayramı kapsamında televizyonda yaptığı konuşmada politikacıları dürüstlük göstermeye davet etti. Van der Bellen geçen haftalarda ÖVP-politikacıları hakkında çıkan iddialara atıfta bulunarak, demokrasi ve hukuk üstünlüğünün işlerliğinin bozulmaması için, halkın politikacıların “daima halkın iyiliğini gözeterek hareket edeceğini ve aksi bir hamlenin olmayacağından emin” olması gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanına göre, daha sıkı yasa ve kuralların olması gerekiyor ve daha fazla önleyici tedbire ihtiyaç olacak. “Bunları talep etmekten asla yorulmayacağım,” dedi Van der Bellen.
Cumhurbaşkanı, Cumhuriyet Bayramı kapsamında televizyondan ulusa seslenirken, izleyicilerden daha fazla güven çağrısında bulundu. “Dünya daha istikrarsız bir hal aldı. İçinden geçtiğimiz zamanlar fırtınalı, diyerek geçtiğimiz yıllarda yaşanan krizlere, örneğin korona, Ukrayna savaşı, pahalılık ve enerji krizine atıfta bulunda. Ancak halk yapıcı kalır ve ileriye doğru bakarsa “her şeyin üstesinden gelebiliriz” dedi.
Güçlü bir iç pusula ihtiyacı
Giderek öngörülemeyen zamanlarda toplumun, tartışmalardan uzak olan prensipler şeklinde sağlam bir iç pusulaya ihtiyacı vardır ve çok şükür biz bu prensiplere sahibiz.
İnsan haklarının 1. maddesi (“Her insan aynı haklara sahiptir”) Avusturya’nın demokratik ilkelerinin bir ilkesidir, federal anayasa cumhuriyetin siyasi etkileşimini, demokratik kurumların işleyişini ve hukukun üstünlüğünü açıkça tanımlar. Demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün bozulmadan kalması için “uyumlu-dürüst politikacılarına” da ihtiyaçları olduğunu vurguladı.
“Toplum olarak kimseyi geride bırakmıyoruz”
Van der Bellen, topluma yön veren prensipler arasında, Avusturya’da ve tüm Avrupa’da daimi askeri tarafsızlık ve dayanışma prensibini de belirtti. “Toplum olarak kimseyi geride bırakmıyoruz.” Bu, etkili iklimi koruma önlemleri ile ve “hepimizin evi olmaya devam edebilecek” temiz bir gezegen bırakmamız gereken torunlarımız için de geçerli olmalıdır.
Van der Bellen, öğrenmeye ve eski bilgileri yenileriyle tamamlamaya, kelime seçiminde dahi yapıcı kalmaya, ileriye bakmaya ve çözüm odaklı olmaya olmaya çağırdı. Bu prensipleri gözetir ve bunlara göre hareket edersek, hep birlikte bu ilkelere bağlı kalırsak, o zaman toplum olarak dirençli oluruz ve her şeyin üstesinden gelebiliriz”, dedi.
Kaynak: ORF.at
